Müftülük V.H.K.İ. olmak isteyenlere tavsiyeler
Evet dostlar çok ama çok uzun bir ara vermişim. Son yazımı 2017 yılının Şubat ayında yazmışım. Bu süreçte çok fazla şey yaşadım. Hayata bakışım, dine bakışım gibi hususlarda çok fazla değişiklik yaşadım diyebilirim. Tabi bu süreçte sadece benim gündemim, hayata bakış açım ve yaşantım değil ülkemizin de gündemi, insanlarımızın yaşantısı değişti.
İlk olarak şunu belirteyim hayatımda pek çok şeyi düzene koydum kendimce tabi. Ve yazılarıma kaldığım yerden devam edeceğim bunu baştan belirteyim.
Son dönemde Diyanetten başka bir kuruma geçmek için bir uğraşım oldu fakat bu dönemde malumunuzdur sağlam bir torpilin yoksa işini yapamıyorsun. O konuyu farklı bir başlık altında anlatacağım.
İlk olarak son yazımdan sonra neler yaptığımı kısaca anlatayım. Benim gibi kurum içindeki yozlaşmadan bıkıp usananlara, veya kurumdan memnun olduğu halde imamlığı bırakmak isteyenlere bir yol gösterme bir tavsiye olur.
İlçe müftülüğünde geçici görevlendirme ile Veri Hazırlama ve Kontrol İşletmeni olarak görev yapmaya başladım. Yaklaşık 8 ay sonra boş bir memur kadrosu hakkı verildi ve İl Müftülüğünde yapılan sınava katıldım. Benimle birlikte sınava toplamda 5 kişi katıldı. Ve bu sınavda kadro hakkını kazandım. Kazandım kelimesini özellikle söylüyorum. Çünkü diğer 4 arkadaş uygulama sınavında verilen word ortamında verilen yazıyı yazsalar da exel ortamında hazırlanması istenilen tabloda döküldüler. Tabi iş sadece bununla bitmiyor malumunuz uygulama sınavı sonrası birde sözlü sınav var ki orada muhtemelen benim 8 aydır zaten aynı müftülükte Geçici görevli olarak çalışmış olmam etkili oldu.
Şimdi burada şu konuya açıklık getirelim.
Gerek diyanet gerek başka kurumlarda şayet daireye memur olmak istiyorsanız daire ile aranızın iyi olması lazım arkadaşlar. Bu nasıl olacak. Hal ve tavırlarınızla dairede çalışan insanlara birlikte çalışılabilecek bir insan olduğunuzu göstermeniz lazım. Sonuç itibariyle nasıl evinizde ailenizle vakit geçiriyorsanız iş ortamı da böyledir.O insanlarla akşama kadar birlikte bulunacaksınız, birlikte iş yapacaksınız. Kimse yanında somurtkan, asabi,huzursuz, geçimsiz birini istemez iş arkadaşı olarak. Keza laubali, sulu, şaklabanlık yapan bir insanı da istemez. Hele ki kaytaran, iş bilmeyen, uyanık geçinen birini değil dairede kimse çevresinde dahi istemez :)
Ve dairede çalışmak zordur arkadaşlar. Evet dışarıdan bakınca mesai saati olarak, hafta sonu 2 gün tatil olarak gayet cazip görünebilir ama dairedeki yoğunluk, stres insanı gerçekten yıpratır. Gerçekten karar aşamasına gelince bu yazdıklarımı dikkatle düşünün. Bilgisayara ne derece hakimsiniz ? , farklı yapıdaki kişilerle sabahtan akşama kadar aynı ortamda bulunmaya tahammül edebilecek misiniz ? Gerçekten dairede çalışmak istiyor musunuz ?
Tüm bu sorulara cevabınız evet ise o zaman Bilgisayar İşletmeni Sertifikanız var mı ona bakmanız lazım. Şayet yoksa Halk Eğitim Merkezi veya Özel kurslardan bu belgeyi almalısınız. Sonraki aşama ise Müftülükler sadece kendi web sitelerinde ilana çıkarlar. Kendinize uygun olduğunu düşündüğünüz Müftülüklerin web sitelerindeki Duyurular kısmını takip edin. Bunun dışında Diyanet haber, dini haber şeklinde Google üzerinde yapacağınız aramalarda çıkan haber sitelerini de takip edin oralarda da bu ilanlar yayınlanabiliyor.
Diyelim ki VHKİ alım ilanına denk geldiniz. Bence ilk başta bizzat gitme imkanınız varsa yüzyüze müftülük personeliyle görüşmeye gidin ve oradaki memurlarla konuşun. Sınava girmeyi düşünüyorum siz ne dersiniz ? şeklinde bir yoklama çekin. Bakalım onların düşündüğü bi aday var mı ? Size ne şekilde bir cevap verecekler. Sonuç itibariyle orada birlikte çalışacağınız kişiler onlar ve oradaki personelin bu sınavdaki ağırlığı ve etkisi yadsınamaz. Oradaki personelin istemediği, tasvip etmediği bir kişinin oraya alındığını düşünün ki bu ileride o dairede daha fazla sıkıntıya sebep olur.
Bizzat gidemiyorsanız da telefonla o müftülüğe ulaşıp herhangi bir memurla görüşün ve fikir alışverişinde bulunun. Bunları yaptığınızda zaten kafanızda bir fikir oluşacak. Sınava ne olursa olsun girin yalnız alınacak kişi belli dahi olsa girin en azından sınav tecrübeniz olur.
Şahsen ben şu an görev yaptığım yerden 750 km. uzaktaki bir İl Müftülüğüne yaptım ilk başvurumu. Oraya kadar gittim ailemle ve sınava girdim. ( Tabi ilk gidişimde sınav tarihini değiştirip bir hafta sonraya attılar ve aynı yolu ikinci kez gittim, yolda arabam bozuldu toplamda 2,5 milyara patladı bana bu gidiş ama her neyse) Sınava girdim girmesine ama sınavda tek başarılı olan oldu toplamda 6 kişi alınacakken. O kazanan kişide Müftü Bey'in şoförü oldu. Kimseye bi şey demiyorum hak etmiştir yahut etmemiştir beni ilgilendirmez herkes hesabını kendi verecek. Fakat 6 kişi alınacak deyip 1 kişi almamaları ve sınavı iptal etmeleri tamamen saçmalıktı. Kendi adıma ben o sınavda ne başarılı oldum ne de başarısız...
Ordan ümidi kestim ve tekrar araştırmalara başladım bu kezde 300 km uzaklıkta başka bir ilin İlçe Müftülüğü için sınav vardı. Oraya gittim. 2 kişi alınacak kışın tam ortası olduğu için toplam 6 kişi girdik sınava. Ayrı ve uzun bir maceradır ama özetle sınavı kazandım orada.Fakat gitmedim. Bir dilekçe ile mazeret bildirdim ve hakkımdan feragat ettim. Çünkü zaten gurbetteyim ve bahse konu ilçe beklediğim gibi değil, ulaşım imkanları kısıtlı kendi memleketime gidip gelme olanağım kış aylarında imkansız olacak. Ve şimdi görev yaptığım ilçe müftülüğüne gidip şube müdürü ve müftü ile görüştüm. Burda ihtiyaç olduğunu biliyorum oraya da gitmek istemiyorum uygun görürseniz burda çalışmak istiyorum diye. Onlarda kabul etti ve geçici görevlendirme ile başladım.
Yazıya başlarken bu kadar uzun yazma fikrim yoktu. Laf lafı açtı kendi kendime yazarken dostlar :D
Allaha emanet olun. Nasipse bir sonraki yazıda görüşmek üzere....
0 yorum:
Yorum Gönder